htmlkod.tr.gg
   
 
  Komsuluk Hakları


       Komşuluk, sosyal yaşantımızda çok önemli bir yer tutmaktadır. İyi, temiz, dürüst komşu dünya hayatının nimetlerindendir. Kötü, geçimsiz komşu ise bir azap bir musibettir. Onun için eskiler; "Ev alma, komşu al."  demişlerdir.


Müslüman olsun gayri müslim olsun bütün komşular birbirlerinin malından, canından, namusundan emin olmalıdır. Çünkü bunlar hiçbir din, ırk farkı gözetmeden bütün insanların doğuştan sahip olduğu haklardır. Din ve ırk farkından dolayı komşuların birbirlerine haşin davranması, birbirlerini küçük görmesi, komşuluk hak ve hukukunu çiğnemesi asla caiz değildir.
       "Bir adam! Ey Allah’ın Rasûlü! Falan kadının çok namaz kıldığından, çok sadaka verdiğinden, çok oruç tuttuğundan fakat komşusuna dili ile çok eziyet ettiğinden söz ediliyor. Ne dersiniz? dedi. Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: O ateştedir. (O adam) dedi ki: Ey Allah’ın Rasûlü! Falan kadının az (nafile) oruç tuttuğundan, az (nafile) namaz kıldığından, süzme peynir gibi şeylerden az sadaka verdiğinden, bununla beraber dili ile komşularına eziyet etmediğinden söz ediliyor ne dersiniz? Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem o, cennettedir buyurdu." (Ahmed’den, Cem'ul Fevaid)

Hadis-i şeriflerden de anlaşılacağı üzere komşu hak ve hukuku çok mühimdir. Aynı zamanda İslam dininin insana ve insanlar arası münasebetlere verdiği önemi göstermektedir. Çünkü insanlar arası münasebetlerin sağlıklı olması, sağlıklı toplumların  sağlıklı devletlerin ve medeniyetlerin oluşmasını ve gelişmesini sağlar.


Görüldüğü gibi iyi geçinmek, iyi ahlâk büyük bir fazilettir. Yukarıda da ifade edildiği gibi Nebevi, Kur’anî bir ahlâka sahip olamayan, ibadetleri onu güzel ahlâk sahibi yapmayan bir insanda hayır yoktur.


Komşusuna, akrabasına, insanlara eziyet eden, diliyle, davranışlarıyla sürekli huzursuzluk kaynağı olan, insanlara sıkıntı vermekten, onları incitmekten, zarar vermekten adeta zevk alan kişiler zahiri ibadetleri ne kadar çok olursa olsun, kötü huylarını, kötü ahlâkını terk etmedikçe o ibadetlerinden bir fayda görmüyor demektir.


Kötü huylu komşunun eziyetlerine katlanmak, onun kötülüklerine misliyle cevap vermeden hayır nasihatte bulunmak, güzel ahlâk, güzel davranışlarla ona örnek olmaya çalışmak çok büyük bir fazilettir.


Nitekim ehl-i hikmetten bir zat:


"Müslümana ihlasla, iyi niyetle güzel muamelede bulun. Fasık ve facir kimseye ise güzel ahlâkla muamele et. Çünkü fasık ve facir zahirdeki davranışlarında güzel ahlâka karşı rıza göstermeye mecbur kalır.  Kalben muhalefet etse bile." demektedir.


Komşuya kötülük etmemek komşuluk hak ve âdabından olduğu gibi, komşusunun kötülüklerine, huysuzluklarına, sıkıntılarına katlanmak  da komşuluk âdabındandır. Dolayısıyla komşusundan gördüğü kötülüğe ve zarara misliyle karşılık vermek uygun görülmemiştir.  

 



"Komşunun komşularıyla geçiminin edep ve erkânı kırktır" demişlerdir.

1. Kişinin kendi evine bitişik olanlarla, karşısında bulunup da kapıları görünenlerden kırk eve kadar oturanlar, -zımmî (hıristiyan vatandaş) da olsalar- komşularıdır. Bunlara, iyilik etmek ve gerçekten akrabalarmış gibi güzel davranmaktır.
2. Komşunun ev halkına, kötülük etmeyip, onların namusunu korumaktır.
3. Komşuya gelip gidene uzun uzun bakıp, rahatsız etmemektir.
4. Komşusu açken, kendi tok yatmamaktır.
5. Komşuyu el veya diliyle incitmekten sakınmaktır.
6. Komşunun evine, penceresinden, duvarından izinsiz bakmamaktır.
7. Komşularına azdan çoktan -zımmî de olsa- hediye vermekti...
8. "Komşu çanağı" göndermektir. Yani kokusu duyulacak bir yemek pişirildiğinde, bitişik komşuya hediye etmektir.
9. Satın aldığı meyveden, rastladığı komşusuna hediye etmektir.
10. Komşuları borç isterse, vermektir.
11. Komşuları muhtaç kaldıysa, ihtiyaçlarını gidermektir.
12. Komşusunu bayramlarda ziyaret etmektir.
13. Komşunun hayvanlarına taş atmamaktır.
14. Komşunun çocuklarını, kendininkilere dövdürüp sövdürmemektir.
15. Komşuların izni olmadan, kendi binasını, onlarınkinden yüksek ve önlerini kapayacak şekilde yaptırmamaktır.
16. Komşularını, kendi taraflarından, duvara ağaç kakmaktan menetmektir.
17. Komşularına, kendi oluklarının akıntısıyla veya yolunun toprak kazıntısı ve kar kürün tüsüyle rahatsız vermemektir.
18. Komşuların sırlarını ve ayıplarını soruşturmamaktır.
19. Komşuların hallerini ve işlerini başkalarına söylemektir.
20. Komşularına yolda rastladıkça ilk önce selâm vermektir.
21. Komşularla konuşurken lâfı uzatmayıp, lüzumu kadar konuşmaktır.
22. Komşularından su, tuz ve ateş gibi zarurî maddeleri esirgemeyip vermektir.
23. Komşuların hediyesini, az da olsa kabul edip, çok bilmektir.
24. Komşuların ayıplarını örtmektir.
25. Komşularına dert ortağı olmaktır.
26. Komşularından izin almadan evini yabancıya satmamaktır.
27. Komşusu bir yerden dönünce ziyaret etmektir.
28. Komşularını kederli günlerinde teselli etmektir.
29. Komşuları tarafından davet olununca, kabul edip gitmektir.
30. Komşuları tarafından davet olununca, kabul edip gitmektir.
31. Komşusu bir şey isteyince memnuniyetle vermektir.
32. Komşusu bir kusur işleyince, af ederek, sevgi uyandırmaktır.
33. Komşuları hasta olunca ziyaret etmektir.
34. Komşulardan biri vefat edince, cenazesinde hazır bulunmaktır.
35. Komşuların yetimlerini himâye etmektir.
36. Komşularıyla buluşunca, güleç yüzlü olup, tatlı söz söylemektir.
37. Komşuların kendisine nasıl davranmasını istiyorsa, onlara öyle muamele etmektir.
38. Başkalarından gelse tahammül edemeyeceği eziyete, komşusundan gelince tahammül etmektir.
39. Komşulardan kabalık edenlere aldırmamaktır.
40. Komşulardan sert söyleyenlere, mülâyim davranmaktır.
Yolda kalmışların hakı ise, onların muhtaç olduğu kadar, yardımcı olmaya çalışmaktır.


Peygamber'imiz (S.A.S.) buyuruyor ki:

«— Komsu haklari nelerdir, biliyor musunuz? Yardim isteyince ona yardim edersin. Desteklemene muhtaç oîursa onu destektersin. Borç isterse verirsin. Fakir düserse borcunu bagislarsin. Hastalaninca ziyaretine gidersin. Ölünce cenazesine katilirsin. Iyilikle karsilasirsa onu tebrik edersin. Basina bir belâ gelirse kendisini teselli edersin. Iznini almaksizin onunkinden daha yüksek bir ev yapip havasini kesmezsin. Meyva satin alinca içinden Ona hediye edersin, degilse satin aldiklarini evine gizlice götürsün, onun çocugu da görüp kiskanmasin diye çocugunun eline meyva verip disariya satmazsin. Eger pisen yemekten ona vermeyeceksen tencerenin kokusu ile onu rahatsiz etmezsin.

Komsu hakki ne demektir, biliyor musunuz? Nefsimi kudret elinde tutan Allâh adina yemin ederek söylüyorum ki, ancak Allah'in rahmetine mazhar olanlar komsu haklarinin üstesinden gelebilir.»


Mücahid buyurur ki; «Sir gün Abdullah ibni Ömer'in yaninda idim. Bir kölesi koyun yüzüyordu. Abdullah, kölesine «Koyunun yüzmesi bitince etinden önce Yahudi komsumuza ver» dedi ve bu sözünü bir kaç kere tekrarladi.

Bunun üzerine kölesi ona kac keredir ayni seyi söylüyorsun» dedi. Abdullah da kölesine «Peygamber'imiz bize komsu hakkinda o kadar israrla tavsiyede bulundu ki, onu bize vâris ilân edeceginden korktuk» diye cevap verdi.



DUYDUK DUYMADIK DEMEYİN....
 

DUYURU
'"18.01.2008 PAZAR GÜNÜ SAAT 12.30 DA G BLOK TOPLANTI SALONUNDA SİTEMİZİN OLAĞAN GENEL KURUL TOPLANTISI YAPILACAKTIR . TÜM KAT MALİKLERİNİN KATILMASI ÖNEMLE RİCA OLUNUR. &&&&&&& BAGDAT SİTESİ YÖNETİMİ &&&&&&

ÖNEMLİ DUYURU

SAAT
 

HABERLER
 
ın
DÖVİZ KURU
 
NAMAZ VAKİTLERİ
 
 
3385 ziyaretçi (5198 klik)
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol